Türk dizilerinin klasiklemiş olan 'aşk' temalı dizilerinin yanı sıra bu yaz, dizi olarak biraz daha farklı konulardan bahsetmek istemiş dizi yapımcıları. Zorbalık, şiddet, akran baskısı gibi bir çok problemin yanına tabiki de 'aşk'ı da yerleştirmişler ama çokta sırıtmamış. İzlediğim bir çok yabancı ve yerli dizinin harmanlanması gibi bir etki bırakıyor 'duy beni'. Gerçekten birinin bir yerlerde uğradığı psikolojik ve fiziksel şiddetin birilerinin duyup yardım etmesi zaruri olan bir dünyada yaşıyoruz. Gücü bir şekilde elde edip her türlü 'kendi iyiliği için' kullanmaktan çekinmeyen kolejlileri anlatıyor aslında.
*
'Bir tanesini izlersen, diğerlerini de izlemiş olursun' şeklinde bir algı vardır türk yapımları için. Biraz 'ana tema aşk' olayının 'ara tema aşk' olayına bağlandığı bu türk dizimin konusuna geleceek olursak; Ekim, orta sınıf bir mahallede yaşayan lise öğrencisi genç bir kızdır. Bir sabah okula giderken yaşadığı trajik bir olayla hayatı temelinden sarsılır. Ekim'in gözü önünde en yakın arkadaşı Leyla'ya bir araba çarpıp kaçar. Ona çarpan araba, mahallenin yakınındaki zengin çocukların gittiği özel bir okulun içine saklanarak sırra kadem basar.Bu suçlama ispatlanamaz ve okul yönetimi adının karıştığı bu tatsız kazanın etkilerini azaltmak, bir nebze de olsa faydalı olmak adına kazanın olduğu mahalleden üç gence burs verme kararı alır.Bursu kazananlar arasında Ekim de vardır. Ancak onun amacı çocukluk arkadaşı Leyla'ya bu kötülüğü yapanların izini bir şekilde bulmaktır. O, Leyla'ya çarpıp kaçanın bu okuldan bir öğrenci olduğuna adı gibi emindir. Ekim'le birlikte Bekir ve Ayşe de sınavı kazanmıştır. Okulun ilk günü onlara adeta uzaydan gelmiş gibi davranırlar. Ardından o günden sonra hayatlarını değiştirecek bir olguyla tanışırlar. Zorbalık!