Eskişehir'de milli sporcu olan ablaları Ayşegül Yemişen’in izinden giden, onu örnek alarak spora başlayan 15 yaşındaki ikiz badmintoncular Yağmur Tuana ve Irmak Rana, ilimizi ve ülkemizi temsil ediyor. 6 yaşında badmintona başlayan ikizler son olarak 2023 Balkan Şampiyonası’nda kürsüye çıktı. Yemişen kardeşler çift bayanlarda Başkan Şampiyonu olurken, tek bayanlarda ise final maçında birbirleri ile rakip oldu. Bu maçta Irmak Rana Balkan Şampiyonu olurken Yağmur Tuana ise gümüş madalyayı elde etti. DSİ Bentspor’un ikiz raketleri şimdi ise önce Avrupa, sonra dünya ve ardından ise Olimpiyat Şampiyonu olmayı kafasına koymuş durumda. Eskişehir’in Sporda Parlayan Yıldızları serisinin bu bölümünde Yağmur Tuana, Irmak Rana ve Antrenörleri Volkan Şener ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
Elde ettiğiniz başarılar nelerdir?
Yağmur Tuana: İlk kez 9 yaş altı şampiyonada kardeşimle çift bayanlarda derece yaptık. Son olarak ise çift bayanlarda Balkan Şampiyonu olduk. Balkan Şampiyonasında tek bayanlarda kardeşimle final maçında karşılaştım ve ikinci oldum.
Irmak Rana: 15 yaşta birinciliğim var. Ardından Slovakya’da tek bayanlarda birinci, çift bayanlarda birinci olduk. Balkan Şampiyonasında tek bayanlarda birinci, çift bayanlarda kardeşimle birinci olduk. 2023 yılında sezonu zirvede kapattık.
İkiz olmanın avantajları nelerdir?
Yağmur Tuana: Çok fazla avantajı var. Biz aynı yatakta yatacak kadar avantajlıyız. Küçüklükten beri beraberiz. Hep beraber yaptık sporu. Birbirimize hep destek olduk. Kötü özelliklerimizi bile birbirimize söyleyerek kendimizi düzelttik. Maçlarda duygu değişimlerini anlayabiliyoruz. Birbirimizin nasıl tepki vereceğini anlıyoruz. Ona göre önlemimizi alıyoruz. Sahada konuşmasak bile birbirimizin hamlelerini anlayabiliyoruz.
Irmak Rana: Doğduğumuzdan beri beraberiz. Maçta başka birisi ile oynamak ile ikizinle oynamak aynı değil. Bu çok farklı bir şey. Birbirimizi çok iyi tanıyoruz. Hamlelerimizi kestirebiliyor, adeta konuşmadan anlaşabiliyoruz. Bu da çok büyük avantaj sağlıyor. Yağmur’un da anlattığı gibi duygu değişimlerini anlayarak hızla birbirimizin durumuna uyum sağlayabiliyoruz. Sporda ikiz olmak çok iyi bir şey.
Ülkemizi temsil ederken neler hissediyorsun?
Yağmur Tuana: Sporculara aşırı bir saygı oluşuyor ve bu saygıya karşılık vermek kadar gurur verici bir şey yok. Çok gururlanıyorsunuz Tribüne baktığınızda anlıyorsunuz ki şu anda Türkiye’yi temsil ediyorsunuz. Bu çok gururlu bir şey.
Irmak Rana: Bu çok anlatılamaz bir duygu. Çok heyecanlanıyoruz. Kalbimiz güm güm atıyor. Heyecanın yanı sıra gurur verici. Ülkemizi temsil etmek paha biçilemez bir şey.
Balkan Şampiyonası’nda kürsüye çıktığında neler hissettiniz?
Yağmur Tuana: Çift bayanlarda şampiyon olacağımıza çok inanıyordum. Tek bayanda da kardeşimle finalde karşılaşmanın duygusallığını yaşadım. Aslında hedefim Balkan Şampiyonasında tek bayanda finalde kardeşimle karşılaşmaktı ve bunu gerçekleştirdim. Rakibiz ama maçta birbirimize bakıp gülüyoruz. Rakip olsak bile antrenman maçı gibi geldi. Ardından dedik ki ‘Hadi ciddiye alalım kim yenerse onun hakkıdır’. Kardeşim kazandı. Çok duygulandım ve ağlamaya başladım. Çünkü hedefim kardeşimle final yapmaktı sonuç önemli değil. Birbirimize sarılıp ağladık. Türk’ü yabancısı herkes bizi alkışlıyordu. Çok gurur verici bir andı. Bayrağımızı açarak marşımızı okutmak da çok güzeldi. Kürsüye çıkarken ‘Türkiye’ diye anons edilince çok heyecanlanıyor ‘Tamam başardım’ diyorsunuz. Tüylerimiz diken diken oluyor.
Irmak Rana: Ben kardeşimle finalde karşılaşmayı çok istiyordum. Tabi çift bayanlarda şampiyonluğu hedefliyorduk ama an büyük isteklerimden biri kardeşimle finalde rakip olmaktı ve bunu başardık. Yağmur’un da anlattığı gibi antrenman maçı gibi başladı ama sonunda duygulandık. Kardeşimi mağlup ederek tek bayanlarda şampiyonluğa ulaştım. Tabi sonuç da önemli ama bizim hedefimiz kardeşimle o maçta rakip olmamızdı. Bunu da başardık. Çok mutluyuz. Bunun yanı sıra kürsüye çıkmak, marşımızı okutmak bambaşka bir şey. Duygusal bir an, gurur verici bir an. Devamını da getirmek istiyoruz.
Kendinize koyduğunuz hedefler neler?
Yağmur Tuana: Şu an 17 Yaş Altı Türkiye Badminton Şampiyonası ve Milli Takım Seçmesi var. Orada şampiyonluk istiyoruz. Derece yaparsak yurtdışına çıkmaya hak kazanacağız. En büyük hedefimiz ise Olimpiyat Şampiyonu olmak. Bunun için çok iyi çalışıyoruz. Adım adım olimpiyatlara gideceğimize inanıyorum. Bence başarının sırrı kendine güvenmek. Güvenirsen yaparsın.
Irmak Rana: Şimdi önümüzdeki 17 yaşta derece yapmak, şampiyon olmak ilk hedefim. Ardından 2025’te Avrupa Şampiyonası var. O Avrupa Şampiyonası’na katılmak, şampiyon olmak istiyoruz. Avrupa’da bayrağımızı dalgalandırmak istiyoruz. Daha sonra ise dünya ve artık olimpiyatlara sıra gelecek. Olimpiyatlara gitmek, orada derece yapmak, en üst basamağa tırmanmak asıl hedefimiz.
Avrupa’da derece yapan bir ablanız var. Ablanızın ve ailenizin desteği nasıl oluyor?
Yağmur Tuana: Ablam artık yarışmayı bıraktı. Biz yurtdışına gideceğimiz zaman onun deneyimlerinden çok yararlanıyoruz. Bize lazım olacak şeyleri söylüyor. Şampiyonalardayken onunla konuşuyoruz. Diyor ki, ‘Şimdi birbirinize masaj yapın. Birbirinize şunları hazırlayın. Sonra yatıp güzelce dinlenin, yarına hazır olarak kalkın’. Önceden bunları deneyimlediği için bize çok katkısı oluyor. Bizim sözlüğümüz gibi. Her şeyi ona soruyoruz.
Irmak Rana: Ablamın desteği çok büyük. Tüm deneyimlerini bizimle paylaşıyor. Bunun yanında ailemizin desteği de çok büyük. Ailemizin ablamdan dolayı spor sevgisi çok büyük. Bu zamana kadar maddi manevi sürekli bizi destekledi ailemiz. Bize güvendiklerini sürekli gösterdiler. Bizim hep arkamızda oldular. Ablamıza da ailemize de çok teşekkür ediyoruz bu konuda.
Eskişehir’de sporcu olmaktan mutlu musunuz?
Yağmur Tuana: Evet çok mutluyum Eskişehir’de olmaktan. Burada doğdum ve büyüdüm. Spor salonum, hocalarım, arkadaşlarım birbirimize yakın yaşıyoruz. Bu çok pozitif bir durum.
Irmak Rana: Eskişehir’de yaşamaktan da sporcu olmaktan da çok memnunum. İyi sporcular var. Eskişehir adına yarışmak, doğduğunuz şehre katkı sağlamak güzel ve gurur verici. Şunu eklemek istiyoruz. Bizim sponsor desteğine ihtiyacımız var. Kendimiz çabalıyoruz ama destek olmadan çok zor. Biraz daha destek verilirse biz daha çok yurtdışı maçına gidebiliriz. Artı olarak DSİ Bentspor’da biz 8 kişilik bir kadroyuz. Bundan dolayı zorluklar olabiliyor. Sponsor desteğimiz olsa çok daha iyi olur. Yurtdışına çıkmamız, daha fazla tecrübe kazanmamız daha kolaylaşır.
Irmak ve Yağmur ile çalışmaya nasıl başladınız?
Volkan Şener: Irmak ve Yağmur ile yıllar önce ablaları Ayşegül sayesinde tanıştık. Ablaları Türkiye Şampiyonu, Avrupa dereceli Balkan şampiyonu. Onun arkasından da kardeşleri geldi. Daha önce Nihat hoca ile çalışıyorlardı. Türkiye dereceleri yaptılar. 2 yıla yakındır da benimle birlikteler. DSİ Bentspor kulübünün sporcuları. Bu sene de takım olarak Süper Lig’e çıktık. Hem takım olarak mücadele edecekler hem de Türkiye Şampiyonası’nda derece yaparlarsa 3 tane yurtdışı şampiyonasına katılacaklar. Ardından 17 yaş şampiyonaya bilenecekler.
Irmak ve Yağmur hakkında ne düşünüyorsunuz?
Volkan Şener: Ablalarından aldıkları bayrağı daha yukarı taşıyacaklarını düşünüyorum. Fiziksel üstünlükleri var. Oyun zekaları ve teknikleri çok güzel. Psikolojileri de çok iyi. İkiz olmalarının en büyük avantajı bu, birbirlerinden destek alıyor, birbirlerinin çöküntüsünü hemen düzeltebiliyorlar. Şu an çok memnunum. Bir aksilik olmazsa olimpiyatları hedefliyoruz. Bu tabi ki ekip işi, imkanlar çok önemli. Devletimiz yatırım yapıyor. Sporcu Eğitim Merkezi açıldı, bu sporcularımız oraya dahil oldu. Devletimiz maaş bağladı sporcularımıza. Bizim en büyük eksiğimiz buydu. Eskişehir’de köklü kulüp çok az. DSİ’nin de kendine göre bir bütçesi var, devlet kulübü. Kulüp olarak çok yetersiz bir il olduğumuz için devletin yaptığı imkan sporcularımızı çok yükseltecek. Önce Avrupa, sonra dünya ardından ise olimpiyatları istiyoruz.
Eskişehir spor açısından nasıl bir şehir?
Volkan Şener: Büyükşehirlere göre taşra bir il olarak düşünürsek çok şanslıyız. Spora ulaşım daha kolay ama tesislerimiz çok yetersiz. Maalesef belediyelerin sporu sevmemesi, spordan nefret etmesinden dolayı yük sadece Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nde. Böyle olunca da 4 tane spor salonu ile bu iş dönmez. Birçok branş var ama tesisler çok az. En az bunun 4-5 katı daha tesis yapılması lazım ki şehrin her yerine ulaşsın. Devletimiz spor yapmaları için elinden geleni yapıyor ama tek başına yetersiz. İnşallah seçimlerden sonra daha güzel sonuçlar alırız. Biz sponsor arıyoruz ama bu Eskişehir’de çok kolay değil. Bursa’ya Mersin’e bakıyoruz burada firmalar illerine sahip çıkıyor. Sporcusuna sahip çıkıyor. Eskişehir’de maalesef sadece Soyiç Demir Döküm bize sponsorluk sözü verdi. Diğer firmalardan destek bekliyoruz. Branş önemli değil, biz Milli takımı, Eskişehir’i temsil ediyoruz. Buna bakılması lazım ve destek verilmesi gerekir.
