Son günlerde dikkatimi çeken çok önemli bir detay bulunuyor. Eskişehir Ticaret Odası tarafından Fuar ve Kongre Merkezi'nde kültür-sanat organizasyonları gerçekleştiriliyor. Üstelik bu organizasyonlar oldukça yoğun ilgi görüyor. Şu bir gerçek ki Eskişehirli iş insanlarının ve Eskişehirli girişimcilerin sanat adına Eskişehir'e yatırım yapması Eskişehir tarihi açısından her zaman çok değerli ve anlamlı olmuştur. Üstelik bu sanatsal yatırımların ve sanatçıya duyulan saygının ve verdiği desteğin çok güzel örnekleri de vardır. Ancak bunların çoğu bilinmez ve sanki ayıpmış gibi gizli tutulur.
Oysa ülkemizde burjuvazi ile sanatsal ilerleme arasında her zaman doğrusal bir ilişki olmuştur ve ülkemizde birçok sanat dalının gelişmesinde burjuvazinin doğrudan destekleri olduğu bir gerçektir. Şehrimizde ise kültür ve sanata yapılan desteklerin son örneklerinden birini Eldem ailesi sergilemiştir.
Eldem ailesi, 100 yılı aşkın bir tarihe şahitlik etmiş, Osmanlı sivil mimari özelliklerini koruyan Dalyancı Konağı'nı Eldem Şirketler Grubu'nun kurumsal sosyal sorumluluk projesi olarak hayata geçirerek Odunpazarı Belediyesi ile ortak olarak toplumun hem kültürel hem de tarih bilincine hizmet etmesi amacıyla sunmuştu.
Günümüzde sanatın ve kültürel etkinliklerin AVM'lere sıkıştırıldığını düşünürsek bu tip girişimler AVM'lere sıkıştırılan sanatın özgürleşmesi adına da ciddi bir adım ve katkı olarak görülmelidir. Nitekim Sanatçı Devrim Erbil'in şu sözleri oldukça önemlidir:
'6 ay önce Ali Eldem ile tanıştım. O zaman kendisinin sanatla nasıl ilgili olduğunu bu süre içinde daha iyi anladım. Çünkü Batı'da sanatın gelişmesi için aileler destek olurlar. İşte Eskişehir bir kültür ve sanat kenti oldu.'

ESKİŞEHİR'DE CİDDİ ÖRNEKLER DE MEVCUT
Devrim Erbil'in bu sözleri altı çizilmesi gereken ciddi bir mesaj içeriyor. Batı'da sanatın gelişmesi için ailelerin destek olması geleneği, tipik burjuvazinin sanata yüzünü dönmesi ve toplumların ileriye taşınması için atılan en somut örnektir.
Eskişehir Şehir Tiyatrosu ile çok yakından ilgilenen ve Türk tiyatrosunun usta ismi Haldun Dormen'in bir oyun için Eskişehir'de olduğu zaman kendisini ES TV'de canlı yayın konuğu olarak almıştım. Kendisi Eskişehir ile ilgili asla unutulmaması gereken çok ciddi bir söz söylemişti. Eskişehir'de sanatın gelişmesi ve Eskişehir'e yakın durmasının arkasındaki nedenler arasında Zeytinoğlu ailesini de saymıştı.

ZEYTİNOĞLU AİLESİ İLE HALDUN DORMEN'İN DOSTLUĞU
Mümtaz Zeytinoğlu ve Yavuz Zeytinoğlu ile kurduğu dostluk ilişkisinden ve o ilişkinin sanata olan katkısından bahsetmişti. Mümtaz Zeytinoğlu ile beraber kurduğu Cep Tiyatrosundan uzun uzun bahsetmiş daha sonra Mümtaz Zeytinoğlu'nun işleri nedeniyle tiyatroyu bırakmasına rağmen Yavuz Zeytinoğlu ile ahbaplık kurduğunu ve sanata verdikleri destekleri anlatmıştı. 1950'lerde Zeytinoğlu ailesinin tiyatroya olan yakın ilgisi ve desteği Dormen usta üzerinden sürüp giderken 1990'larda kendilerinin sponsorluğunda Eskişehir Sanat Festivali bile hayata geçmiştir.
Nitekim bugün ETİ markasının arkasındaki Kanatlı ailesinin de Eskişehir'de pişmiş toprak sempozyumları başta olmak üzere kültür ve sanat adına sundukları destek ortadadır.
POLİMEKS VE ODUNPAZARI MODERN MÜZE
Yine ülkemizin ünlü firmalarından Polimeks tarafından Odunpazarı'na açılan Odunpazarı Modern Müzesi (OMM), ülkemiz burjuvazisinin kültürel ve sanatsal etkinliklere yaptığı en güzel yatırımlara örneklerden biridir. Bu müzenin ünü ve ünlü ziyaretçileri bu tip yatırımların önemini kendiliğinden ortaya çıkarmaktadır.
Yazımızın girişine tekrar dönersek burjuvazinin sanatsal yatırımları sergilemesi toplumun ilerlemesi için oldukça önemlidir. Bu yüzden Eskişehir Ticaret Odası'nın sanatsal ve kültürel organizasyonlara imza atması burjuvazi hareketinin tarihsel ilerlemesi açısından da doğru bir temele oturduğu için artması, desteklenmesi ve daha düzenli ve sık periyotlarla hayata geçirilmesi önem taşımaktadır.