Bu dönem gündemden düşmeyen konulardan biri, ekonomik dar boğazdan geçtiğimiz gerçeğiydi.
…Ve bu gerçek her geçen gün bilhassa esnaf için altından kalkılamaz hale geldi.
Sağlık önemli!
Ama…
Şu gerçek var ki;
Halkın geçim derdi bu dönemde salgının önüne geçmiş durumda…
Hele ki, böylesine zorlu bir süreçte birçok kaleme gelen zamlar herkesi sarstı.
*
Aylardır insanların yaşadığı sıkıntıları tekrar tekrar yazıyor, çiziyoruz.
Binlerce esnafın kepenk indirdiğini ve kalanlarında ayakta duramadığını gerek görsel, gerek yazılı olarak kayda geçiyoruz.
Bunca sıkıntının yaşandığı süreçte gelen zamlara ise, inanın akıl almıyor.
Öylesine bir hal almış ki vaziyet, insan insanı bitirmek için elinden geleni yapıyor.
…Ve ne yazık ki tüm bu yaşananlara göz yumuluyor.
*
Gıdaya gelen fahiş zamlar!
İnsanlar, mutfak alışverişine gitmeye korkar oldu.
Gidenler ise, maaşının yarısını marketlerde bırakıyor.
Kirasıydı, gazıydı, elektriğiydi, gıdasıydı derken…
Vatandaş ay sonunu bırakın getirmeyi, eksilerde kapatıyor.
Sonra ne mi oluyor?
Gelsin krediler…
Yıllarca bankalara faiziyle birlikte canın çıkana kadar öde ödeyebilirsen.
*
Gelelim esnafa…
Bu dönemde esnaflık yapmamak daha bir avantajlı hale geldi.
Hem para kazanamıyorsunuz, hem önüne geçilemez bir gideriniz var.
Dolayısıyla bu dönemde en çok ezilen esnaf oldu.
Bir süre kapalı kalan lokantacı esnafından örnek verelim:
Lokantalar paket servisi ya da gel al hizmeti sunmaya devam ediyor.
Bu durum giderleri hiçbir suretle karşıla(ya)mıyor.
Lokantacı esnafı bittim diyor!
Gıdaya gelen zamlarla, aldıkları tek bir nefese dahi göz dikiliyor.
İş yapamayan lokantacı, sürecin altından kalkamıyor.
Hem halk, hem esnaf borcun altına sürükleniyor.
Böyle bir dönemde de 'bankalara gün doğuyor!'